Sadık Hidayet, Mehmet Kanar'ın çevirisiyle sunduğumuz
Alacakaranlık (Sayerüşen, 1942) adlı yapıtında, öteki öykülerinde olduğu gibi,
yine dolaylı olarak, İran'ın geri kalmışlık ve yönetim sorunlarını dile
getiriyor.
Jules Verne, Hayyam ve Freud gibi farklı yazarların etkilerinin
açıkca görüldüğü bu öykülerde, bugün bile Doğu toplumlarında güncelliğini
koruyan dayak, çokeşlilik, sevgisizlik, vefasızlık, kötü arkadaş, hurafeler,
sıtma ve esrar bağımlılığı gibi konuları ele alıyor; değişmez izlekleri olan
ölüm, ruh ve öbür dünya üzerine tartışıyor.
İNDİR ve OKU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder