Odanın köşesindeki örümcek ağına baktım. Hâlâ hiçbir şey yakalayamamıştı. Muhtemelen açlıktan ölmek zorunda olan ağ sahibini aradım mobilyaların altında. Ağın yapısındaki hatalarını gösterip bir çift laf etmeyi umarken, koltuğun altında bir tükenmez kalem, üç madeni para, bir tenis topu, bir toka ve aylar önce kaybettiğim kendime olan saygımı buldum.
Elimi uzattım almak için, duvar dibine kaçtı. Terliğimi elime alıp öyle uzandım kolumun giremediği o karanlık köşeye. Beş dakika sonra nefes nefese kalmış ve hiçbir şey çıkaramamıştım dışarı. Ama o dar aralık gözüme gittikçe daha çekici gelmeye başlamıştı. Göbeğimi biraz içeri çekersem sığabilirdim. Koltukların üzerinde yeteri kadar yaşamıştım, öyleyse artık altına hücum...
İNDİR ve OKU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder